TEFRİKA ve VESVESE

Zikir (vird) esnasında müride (bir mürşide biât edene) tefrika (zikirden ayrılmak isteği, cem’iyyetten uzaklaşma hali), vesvese ve kabz hali ârız olursa:

Eğer yapabilirse soğuk su ile yapamazsa ılık veya sıcak su ile gusl edip temiz bir elbise giyer; halvete çekilip tazarru’ ve sükûnetle iki rekat namaz kılar, bildiği ve bilmediği bütün günahlardan istiğfâr ve bir daha günahlara dönmemeye azm eder. Bu hâli ile vesvese ve kabz halinin zâil olması için teveccüh edip mürşid-i kâmilinin (şeyhinin) sûretini hatırlayarak râbıta ile meşgul olur. Umulur ki bu hâli zâil olur…

***

Denilir ki: Eğer bu tefrikâ dünyevî şeylerle alâkalı ise (mubah bir şeyle ilgili ise) derhal o işi yapıp kalbinden def etmelidir. Çünkü havâtır kalbin düşmanıdır. Onu bir an evvel oradan çıkarmak lâzımdır.

Havâtır (düşünceler, fikirler) üç çeşittir: Nefsâni havâtır, şeytânî havâtır ve melekî havâtır.

Havâtırın hakkânî mi, şeytâni mi olduğunu tefrik etmek çok zordur. Bunu ancak zühdü takvâ ile süslenenler, ağzına koyduğu lokmanın helâl olmasına dikkat edenler, kalbine her an sahip olanlar tefrik edebilirler. Ağyâr ile haşir neşir olanlar bunu tefrik edemezler.

Bir de namazda veya ders esnasında kalbine gayr-ı meşru, kötü şeyler geldiği gibi, namaz kılmak istememek, dersini çekememek ve Kur’an-(ı hafî olarak) okuyamamak gibi haller zuhura geldiğinde bu hâllere mâruz kalanlar lokmalarının helâl olmasına ve görüştükleri kimselerin sâdık ve sâlihin insanlar olmasına çok dikkat etmeleri lâzımdır. Buna dikkat etmezlerse durumları şeriat ve tarikat bakımından tehlikeli olur. Şeriat ve tarikat işi şakaya ve lâubâliliğe gelmez.

Bazan da ders esnasında ve garib hayaller ve acâib haller zuhur ederse, bunlar da istiğfar ve salavat-ı şerîfe (delail-i hayrat) okumakla o hâllerinin zâil olmasına çalışırlar.

Şayet geçmezse, konuştukları, beraber bulundukları kimselere dikkat etsinler: Kendi nefsine zulmeden, muhitine eziyet veren kötü ahlâklı kimseler varsa, onlardan uzak bulunsunlar.

Bunları da yaptıktan sonra o haller geçmezse, zâhirî bir hastalık olması ihtimaliyle hâlis, müslüman bir doktora muayene olmalıdırlar. Şifâ ve Tevfik ALLAH’dandır.

Bir de sigaraya mübtelâ olanların letâiflerinde ilerleme (aslî mevkilerine yükselme) olmadığı buyrulur…

Âdâb / El-Behcetü’s-Seniyye